2 Ocak 2010 Cumartesi

Mevlana’nın Eserleri

Divan-ı Kebir: 24 ayrı divanın birleşmesiyle, 40.380 beyitten oluşan Büyük Divan. Lirik özelliğiyle tasavvufi aşkı işleyen Mevlana, mesnevi ve gazellerinin çoğunda mahlas olarak Şems mahlasını kullandığı için, ‘’Divan-ı Şems-i Tebriz’’ diye de adlandırılır. ‘’Mevlana Divanı’’ adıyla Abdülbaki Gölpınarlı’nın Türkçesiyle yayımlanmıştır.


Mektubat: Mektuplar, Mevlana’nın düzyazı eserleri arasında yer alır. Dönemin ileri gelenlerine yazdığı 147 mektubu içerir.


Mecalis-i Seba: Yedi Meclis, Mevlana’nın 7 vaazının bir araya getirilmesinden meydana gelir. Ahmet Remzi Akyürek tarafından yayımlandı. (1937)


Rubailer (Dörtlükler, 1750’den fazla) : Rubailerinden bazıları Hasan Ali Yücel (1932,107 rubai), Asaf Halet Çelebi(1944,276 rubai) ve Abdülbaki Gölpınarlı-A. Kadir (1955.210 rubai).


Fihi Ma Fih: ‘‘Mevlana’nın sözlerini derleyen, içinde yaşadığı döneme ve hayatına dair önemli bilgiler bulunan, baş tarafı Arapça, gerisi Farsça bir eser. Muinuddin Pervane’nin konağında yaptığı sohbetlerden oluşur. (1959)


Mesnevi:


‘‘Mevlana’nın ölmez eseri mesnevisidir. O, Mısır’daki Nil’e benzer. Sabırlılara içilecek sudur. Kuran-ı Kerim’i iyiden iyiye açıklayan, gönüllere şifa veren ve İslam dünyasının Kuran ve Hadis’ten sonra en önemli saydığı manzum eserdir. Mesnevi, tasavvufun açıklanması yolunda öyküler, semboller, öğütlerle örülü mistik-didaktik bir yapıttır. Batı dillerinde de çevirileri bulunan bu dev yapıt, 17. y.y’dan bu yana Türkçe olarak da yayımlanmaktadır.


‘‘Mesnevi sadece bir din ve ahlak kitabı değildir. O çağın bilimlerini, hatta bilinmeyen gerçekleri yansıtan bir eğitim, öğretim kitabıdır. Mesnevi günlük hayatı, toplumu, insanları olduğu gibi canlı bir halde yaşatır.


‘‘Mesnevisinde: ‘Dinle bu ney şikâyet ediyor;’ ‘Ayrılıkları nasıl anlatıyor’ diye başlaması dinlemenin söylemekten üstün olduğuna işaret içindir. Eski mesnevi sarihlerine göre ney; insani kâmili ifade eder. O vahdet kamışlığından kesilmiş, kendi varlığından geçmiş, gerçek varlıkta var olmuştur. Ondan çıkan her ses Allah’ın iradesini bildiren bir mecazdır.’’[1]

____________________________
1- Hikmet Altınayak, Mevlana- Mesneviden Seçmeler, Yüz Temel Eser, İstanbul: 2008, S. 26.

Hiç yorum yok: